PINAR YEŞİLTAY SEVİM

Tarih: 23.05.2019 16:24

BALIĞA UÇMAYI ÖĞRETMEK

Facebook Twitter Linked-in

         BALIĞA UÇMAYI ÖĞRETMEK

IMG-20190410-WA0008

           Çocukların okul öncesi dönemde yeteneklerinin tespit edilerek ilgi ve yeteneğinin olduğu alanlarda desteklenmesi ile gelecekte alanında başarılı nesillerin yetişeceği kimsenin reddedemeyeceği bir gerçek. Bu şekilde yaklaşarak çocuğun eksik olan yönlerinin beslenip geliştirilmesi ve güçlü, yetenekli yönlerinin desteklenmesi ile hem başarılı hem de mutlu çocuklar yetişecektir. Elbette böyle bir gelişim modelinde ailenin ve okul öncesi dönem eğitimcilerinin sorumluluğu yüksek olacaktır. Çünkü her bir çocuğun biricik ve tek olduğu kadar gelişim dönemi özelliklerinde ve yetenek alanlarında da farklılaşacağı unutulmamalıdır.

          Yakın zamana kadar hiçbir şeyden anlamayacağı sanılan çocuğun artık anne karnında iken farkında olduğu ve anne kaygısı başta olmak üzere sezebildiği, doğum sonrası süreçte pek çok duygu, his ve enerjiyi hissedip, sözcükleri anlayıp anlamlandırabildiği biliniyor. Bu da daha bebeklikten itibaren çocuğu birey olarak kabul etmeyi ve ona göre davranmayı gerektiriyor.

          Çocuğun gelişim alanlarının doğru bilinmesi ve gelişim dönemlerinin takibi kadar yetenek ve ilgi alanlarının doğru tespit edilmesi için de çocuğun takibi önem taşıyor. Toplumumuzda çocuğun destekleneceği alan olarak genellikle eksik olduğu ya da geri kaldığı alanlar önemsenip o alanlarda kurs, etüt ya da özel ders aldırılması yönünde bir eğilim var. Oysa çocuğun ilgisinin olduğu yeteneğinin ön plana çıktığı alanlarda desteklenmesi hem nicelik hem de nitelik anlamında çok daha verimli olacaktır. Çünkü severek ve istekle çalışacağı alanda başarılı olması çok daha muhtemeldir. Örneğin müzik ve kinestetik zekasının yüksek olduğu yönünde sinyaller veren bir çocuğu zihinsel alanlarda ön plana çıkarmayı planlamak ve bu anlamda desteklemektense mevcut olan yetenekleri doğrultusunda müzik, drama ya da spor alanında desteklemek daha verimli ve çocuk için de keyifli olacaktır. Her çocuğun muhteşem matematik algısının olmasını bekleyen bir yaklaşım balığın uçmasını beklemekle eş değerdir. Belki balığa kara da yaşaması için ortam hazırlayabiliriz ancak bir balık için sunulacak okyanusta olması hem türünün özelliğini geliştirmesi hem de mutlu olmasını sağlayacağı şüphesizdir.

         Ebeveynlere ve eğitimcilere düşen en büyük görev çocuklarını tanımaları ve doğru alanlarda desteklemeleri olacaktır. Böylece işini severek yapan, mesleğinde fark yaratan ve geleceğe yön verecek mutlu nesiller yetiştirebiliriz.

       Pınar Yeşiltay Sevim


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —