SERDAR ERKAN

Tarih: 07.08.2021 09:29

TAŞELİ(AYDINCIK/YEŞİLOVACIK/BOĞSAK)ZİYARETİ VE NOTLARI-1

Facebook Twitter Linked-in

                 Tarihçiler antik çağdan buyana, Lemas çayından Alanya’ya kadar olan kısma Dağlık Kilikya diye tanımlıyorlar. Daha sonra buralara yerleşen yörükler, bu dağlık ve taşlık alanı TAŞELİ olarak tanımlamışlardır. Geçen hafta ülkemizin heryerinde, aşırı sıcaklıklar nedeniyle i birdenbire çıkan Yangınlar özellikle Aydıncık ilçemiz ile Yeşiovacık ve Boğsak mahalleleri ile Aydıncık’ı olumsuz etkiledi. Hektarlarca ormanlık ve makilik alan ile kıyılarda yerleşim alanlarının içinde denize kadar yanarak kül oldu. Bazı mahallele ve köylerde vatandaşlarımızın evleri kısmen ve tamamen yandı. Bende 30 Temmuz 2021 tarihinde yangın ve etkilerini yerinde görmek amacıyla bölgeyi ziyaret etme fırsatı buldum..Bu ve devam edecek yazılarımda gözlemlerimi ve görüş ve önerilerimi siz okuyucular ile paylaşacağım. Aydıncık, ilçemizde CHP İlçe Başkanı Abdullah Servili ve ekibi ile o gün dağlık alanlara yönelen yangını ve söndürme çabalarını birlikte yerinde görme ve inceleme fırsatım oldu.Kendilerine yardımları ve verdikleri bilgiler nedeniyle çok teşekkür ediyorum.

Aydıncık’ta çamlık akanda alanda patlayan çam kozalakları veya yanan kuşlar ve hayvanlar yangının 100-200 metre uzaklığa sıçramasına neden oluyor. Böyle bir sıçramaya tanıklık ettim. Birdenbire çıkan alevler inanılmazdı. Bende önce sabotaj mı var diye düşündüm.

Aydıncık CHP İlçe Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyeleri (Durmuş Cemaoğlu) ve Gençlik Kolları Başkanı Salıh Yıldırım, ilk günden beri yanan yerlerdeki köy ve mahalleleri anlık izliyorlar. 31 Temmuz Günü denizden esen rüzgarla dağlık yönde ilerleyen yangını yerinde incelemek üzere yaptıkları ziyarete katılma fırsatı buldum. Yol boyunca sağlı sollu makilik ve çamlık alanlarda yer yer yanmış alanlar vardı. 31 Temmuz Günü “Hazna” mevkiinde olan yangın rüzgarın etkisiyle “Durağan” köyüne doğru ilerliyordu. Karaseki Köyü'ne giden asfalt yolda belirli noktalarda yangın söndürme araçları . arazözler ve ormancı ekipleri ile köylüler aralıklı olarak nöbet tutuyorlar ve yangını dikkatle izliyorlardı. Abdullah Servili Başkan ve ekibi karşılaştığı gruplara ihtiyaçlarını soruyor ve not alıyordu. Örneğin, Karaseki Köyü Muhtarı Kemal Servili, Karaseki Köyü'nde iki evin tamamen yandığını ve kimlik cüzdanlarına kadar hiçbirşeylerinin kalmadığını vurguladı. Ev sahiplerinin kendi acılarını yaşamadan köy yollarında diğer köylere sıçramaması için yangın nöbeti tuttuklarını söyledi. Çok şükür o güne kadar can kaybı olmadığını söylediler. Dönüş yolunda göçerlerin yangından az hasarla kurtulmuş kışlak, ev ve ağıllarını gördük. Ancak ağılların etrafındaki alan tamamen kömüre dönmüştü. Göçerlerin yaz yurtlarından dönüp, kışlaklarına geldiklerinde hayvanlarını gezdirip otlatacakları alan kalmamış. Abdullah Başkan, bu durumun göçerler için çok önemli bir sorun olduğunu, göçerlere yeni kışlak otlak alanlarının gösterilmesi gerektiğini ifade etti.

Öte Yandan yerel makam ve yöneticilerin tüm partilerin ilçe başkanlarını da içine dahil edeceği periyodik eşgüdüm toplantılarının henüz hiç yapılmadığını öğrendim. Aydıncık Çevre Derneği Başkanı Mehmet Sarı ve Aydıncıklılar ile yaptığım görüşmelerde ilçe merkezinde yolun altına kadar uzanan yangında yanan evlerin can kaybı olmasın diye çok erken boşaltıldığını bu nedenle kurtarılabilecek evlerin olduğunu ancak müsade edilmediğin öğrendim. Nitekim muhtar ve bazı komşularının kendi evlerinin yanmasını önledikleri belirtildi.

Yangın alanlarını dolaşırken, başlangıçta tek helikopterle müdahale ediliyordu. Saat 15:00'dan sonra ikiye çıkmasıyla havadan daha etkili müdahale edilmeye başladı. 15 dakikada bir sorti (aşağıya dalış) yapıyorlardı. Bu durum yangına zamanında ve yeterli sayıda hava aracı ile müdahalenin önemini gösterdi. Ancak, köylüler büyük kovalarla yangına su döken helikopterlerin, yangının başlangıcında, hemen söndürülmesinde etkili ve yeterli olamadıklarını söylediler. Ayrıca görüştüğüm herkes o güne kadar hiçbir yangın uçağını müdahalede göremediklerini ifade ettiler.

Sonuçta, edindiğim izlenim, bu yangın uzun yıllar, civar köylerdeki , çok büyük özveriyle yangına müdahale etmeye çalışan ve büyük özveriyle bir imece gerçekleştiren tüm köylülerin yaşamını çok olumsuz etkileyecek. Bu konuda devlet, yerel yönetimler , üniversiteler ve halk dayanışmasını partizanlık yapmadan organize edilecek bir çalışmanın en kısa zamanda başlatılması gerekiyor.

(Bir sonraki yazımda, Yeşilovacık’taki gözlemlerimi anlatacağım).

Serdar Erkan

06.08.2021


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —