Sabahtan akşama kadar geçen o uzun günün sonunda, gecenin bir yarısı gökyüzüne baktın mı hiç? O gri bulutların arasında, kendinle baş başa kaldığın bir an… İşte tam da orada başlıyor "Tanrısıyla konuşan bizler"in hikâyesi.
Bu cümledeki "Tanrı", ilahi bir figürden çok, iç sesimizi, vicdanımızı, sorularımızı simgeliyor. Her insan, yaşamın belli bir anında kendine sorar: “Doğru mu yapıyorum?”, “Bu hayat benim mi?”, “Gerçekten mutlu muyum?” İşte bu sorulara yanıt ararken konuştuğumuz o ses, bazen bir Tanrı kadar sessiz, bazen bir arkadaş kadar açık olur.
Modern insan, teknolojinin gölgesinde, kalabalıkların ortasında yalnızlaşırken; iç sesiyle konuşma ihtiyacı daha da artıyor. Kimimiz bunu içsel bir hesaplaşmayla, kimimiz bir deftere yazdığımız cümlelerle, kimimizse gecenin bir yarısı tavana bakarken yapıyoruz. Bir bakıma herkes kendi Tanrısıyla — yani kendi gerçeğiyle — konuşuyor.
Bu konuşmalar inançtan bağımsızdır. Bir dine mensup olmasan da vicdanınla yüzleşirsin. Çünkü her insanın bir “neden” arayışı vardır. “Neden buradayım?”, “Neden böyle hissediyorum?” diye başlayan sorular, bizi biz yapan parçaları birleştirmeye çalışır.
“Tanrısıyla konuşan bizler”, işte bu yüzden sadece inançla değil, insan olmakla ilgilidir. Kendimize dürüst olabildiğimiz her an, içimizdeki Tanrı’ya bir adım daha yaklaşırız. Bu da belki en büyük cesaretin göstergesidir: Kendi iç sesimizi gerçekten duymak.
Dış dünya ne derse desin, kendinle olan diyaloğun seni tanımlar. Ve bu diyalog, insan olmanın en temel ihtiyacıdır. Belki de tüm bu karmaşanın içinde tek yapmamız gereken, kendimize biraz daha kulak vermek…
Çünkü bazen Tanrı’yla konuşmak, sadece sessizce “Ben buradayım,” demektir.
Biz, Tanrısıyla konuşanlar, Tanrı’dan korkmayız… Onu üzecek hiçbir şey yapmadığımız gibi, onu üzecek insanlara karşı da duruş sergilemekten geri durmayız.
Peki, biz kimiz?
Tanrısıyla konuşanlar — yani asıl kendi iç sesiyle konuşanlar — doğruyu, güzeli, iyiyi, bilimi, kardeşliği, hakkı ve adaleti konuşanlar; kendini vicdanıyla muhasebe edenler… Gerçek sosyalistlerdir.