SERDAR ERKAN

Tarih: 27.12.2019 21:00

2020’YE GİRERKEN 2019’UN GENEL DEĞERLENDİRMESİ

Facebook Twitter Linked-in

           2019 Yılını artık geride bırakmaya sayılı gün ve saatler kaldı. Hem ülkemiz hem de Dünyamız açısından çok önemli gelişmelerin olduğu 2019 yılı iyi ve kötü günleriyle geçti, geçiyor.

İnsanlık tarihi açısından 2000 yılına ve üçüncü milenyuma (Bin Yıllık Süreç), çok umutlu girmiştik. Ancak geçen ilk 19 yıl , 21. Yüzyılın hem ülkemiz hem de büyük insanlık ailesi açısından hiç de güzel ve umut verici gelişmelerle geçmeyeceğini gösterdi.

Bu gelişmeler sonucunda; 21. yüzyılda , bilimsel ve teknolojik gelişmelerle , ortalama olarak sağlıklı beslenme ve sağlık hizmetlerindeki gelişmelerle , Dünya nüfusunun artması nedeniyle , kıt temel kaynakların (enerji , su ve gıda) emperyal devletler tarafından kontrol altına alınmak istenmesi sorunların temelini oluşturmaktadır. Bunun yanı sıra, gene buna bağlı olarak aşağıda açıklayacağım, 2000’li yılların moda deyimi ile kapitalizmin “küreselleşme” sürecinin bugünlerde geldiğimiz ortamın temel sorumlusu olduğunu söyleyebiliriz.

Yeni yıla geçerken hem kendimiz, hem ailemiz, hem de ülkemiz ve insanlık adına yaşadıklarımızın bir muhasebesi yapılması adettendir. Bu muhasebeleşme sırasında , o yılın kendimiz ve çevremiz (ailemiz ve ülkemiz ve insanlık) açısından, yerelde ve Dünyada insan ve insanlığı etkileyen en önemli olayları gözden geçiririz. Kendimiz ve çevremiz açısından “en”leri belirleriz. Buna göre hepimiz kendimiz ve yakın çevremizi etkileyen en önemli olaylar açısından değerlendirmeler yapar, bazı kararlar alırız.

Ülkemiz ve Dünya’mız açısından en önemli olayları , nesnel ve tarafsız olarak değerlendirmek, anlamlandırmak ve paylaşmak bir aydın sorumluluğudur.

Bu çerçeveden baktığımda bende bu sorumluluğumu yerine getirmek istedim. Bana göre: “ülkemizde, yılın olayı bence, bugünümüzü ve geleceğimizi derinden etkileyen (ve etkileyecek) olan EN ÖNEMLİ OLAY 23 HAZİRAN 2019 İSTANBUL SEÇİMLERİDİR”. Bugün halen KANAL İSTANBUL tartışmalarıyla devam eden bu süreç, sadece iç siyaset değil, dış politika , sosyal ve çevre boyutuyla ve sonuçlarıyla yarınımızda damga vuracak önemli gelişmeleri tetikleyecektir.

Dünya’nın geleceği açısından baktığımızda, bence 2019 yılındaki iki olay çok önemlidir(arasında seçim yapamadım). BİR TANESİ, İSVEÇLİ 16 YAŞINDAKİ İKLİM AKTİVİSTİ GRETA THUNBERG’İN BİRLEŞMİŞ MİLLETLER(BM) İKLİM ZİRVESİNDE YAPTIĞI DUYGUSAL VE SERT ELEŞTİREL KONUŞMA İLE BAŞLAYAN SÜREÇTİR. Ki Dünya’da yankı uyandıran bu konuşma ile iklim krizi artık giderek çevre konusunda siyasete olarak ağırlıklarını koyacaklarının işaretidir.

İkincisi ise abd devlet başkanı TRUMP’IN TEMSİLCİLER MECLİSİNDE AZLİNİN ONAYLANDIĞI 19 ARALIK 2019 DA BAŞLAYAN SÜREÇTİR. Amerikan Başkanlık Sistemindeki “güçler ayrılığı ilkesinin” ne kadar güçlü işlediğini gösteren ve sonuçları itibariyle bence önemli bir demokrasi deneyimi olacak ve Dünya’nın geleceğini etkileyecek boyuttadır. 2020 yılında bu kararın, Trump’ın partisi Cumhuriyetçilerin çoğunlukta olduğu Senatoda da(zor görünmesine rağmen) onaylanması halinde Trump’ın görevden alınmasıyla görevinden alınarak yardımcısı ABD başkanı olacaktır.(ABD tarihinde Bill CLINTON’dan sonra görevden alınan üçüncü başkan olacaktır).

Milenyumun, 2000 yılların başında sihirli kelimesi KÜRESELLEŞME ‘nin (Globalizm) Milenyum’a damgasını olumlu anlamda vuracağı ifade edilmişti. Bu anlamda Dünya’nın heryerinde refah artacak, herkes zenginleşecek Dünya nimetlerinden daha çok faydalanacaktı. ANCAK GEÇEN 19 YILDA KÜRESELLEŞME NEDENİYLE EKONOMİ VE ÇEVRE ANLAMINDA TAM BİR YIKIM OLDU.

Ulus devlet ekonomileri dışa açılarak merkezi küresel sisteme(ABD Merkez bankasına ) bağlanırken, yapılan özelleştirmelerle ülkelerin ekonomik varlıkları talan ve ekosistemleri tahrip edildi. ABD merkez bankasının faiz indirim ve yükselmesiyle ülke ekonomileri krizlerden krizlere krize girer oldu. Sermaye mobilize oldu, ama işgücü olamadı. Ülkelerin yer altı ve yerüstü kaynakları, Kazdağları örneği özelleştirmelerle yabancı güçlü sermaye grupları tarafından 19 yılda talan edildi.Mülteci sayısı arttı. GELİR DAĞILIMI BOZULDU. 19 YILDA TÜM ÜLKELERDE ZENGİNLERLE YOKSULLAR ARASINDAKİ MAKAS AÇILDI. “KÜRESELLEŞME” EKOSİSTEMLERİ VE ÇEVREYİDE TAHRİP ETTİ, İKLİM KRİZİNİN BAŞ SORUMLUSU OLDU. Bu gelişmeleri, Türkiye olarak bizde yaşadık ve yaşıyoruz. Gün geçmiyor ki olumsuz ekonomi , çevre ve iklim krizi haberleri yaşamayalım. 2002 yılındaki ekonomik kriz sonrası yaşanan gelişmeler sonucu iktidara gelen AKP ile bugün ülkemizde gene yaşadığı ekonomik kriz ile 2019’un sonunda özellikle genç işsizlik tavan yaptı, intihar vakaları, boşanmalar ve kadına şiddet arttı. Sosyal medya üzerinden yapılan operasyonlarla Arap baharıyla kuzey Afrika ülkeleri istikrarsızlığa itildi. Irak ve Suriye’de, suni terör devletleri kurularak, örtülü ve açık askeri operasyonlara açık hale getirilip sınırlar değiştirilmeye çalışıldı.Ülkemiz askeri maliyeti yüksek harekatlar yapmak zorunda kaldı. Sadece Suriye’de 10 milyon insan(5 Milyonu Türkiye’de) mülteci durumuna düştü.İnsanlar ve çocuklar denizlerde boğuldu, toplama kamplarına mahkum edildi. Salgın hastalıklar arttı. Sonuç olarak küreselleşme her yerde bir avuç insanın daha çok zenginleşmesini sağladı, ancak geniş kitlelere huzur ve refah getirmedi. Ülkemizde , 2002 de başlayan, laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu AYM tarafından ilan edilen, “AKP iktidar iç süreci ile Küreselleşme dış süreci milenyumun ilk 19 yılında iç içe geçti ve sonuçlarını yaşıyoruz. Halka ait, tüm KİT ler “babalar gibi” satıldı, güçler ayrılığına dayanan ” parlamenter demokrasi “gitti, yerine, güçlerin tek elde toplandığı “tek adam sistemi” geldi. Ülke ve halk olarak nisbi olarak, demokrasimiz ve ekonomimiz irtifa kaybetti ve fakirleştik.

İlk ve orta öğrenimde,laik ve bilimsel eğitim bitti, PİSA sınavlarında eğitimin seviyesi, her geçen yıl geriledi.19 yıl öncesine göre paramızın ve demokrasimizin değeri düştü, her yönden fakirleştik. Tüm karamsar gelişmeler içinde , 2019 da hem Dünya’da, hem de ülkemizde, bilimde, sanatta Dünya çapında başarılara da tanık olduk.Küreselleştirilen Dünya’da iletişimdeki gelişmeler sonucunda Şili’li kadınların şiddete karşı başlattıkları LasTesis eyleminin kısa süre içinde küreselleşmesine tanık olduk. Türkiye’ye de gelen ve Mersin’de valilikçe yasaklanan bu eylemin, Dünya’nın her yerinde küresel bir eyleme dönüşmesinin gelecek yıllar açısından insanlık adına umut verici bir gelişme görüyorum. Ülkemiz açısından, 2019 da bilimde, sanata ve kültürde bir çok başarıya imza atan gençlerimiz ve insanlarımız oldu. Uluslararası Emmy Ödülünü, sinema dalında alan sanatçı N.Haluk BİLGİNER’in 2019 yılının sonuna denk gelen başarısı da önemliydi. Bu başarılar, laik Atatürk Cumhuriyetinin sağladığı olanaklarla yetişen insanlarımıza ve gençlerimize fırsat verilince ne kadar başarılı olacaklarını gösteriyor.

Umarız ki 2020’de; başta çevre felaketleri , savaş , çatışmalar ve terörü sona erdirecek, barışı ve huzuru sağlayacak , her alanda güzel gelişme ve girişimler gerçekleşir.

Yeni yılın ülkemize, bereket, barış ve huzur getirmesi dileğiyle tüm Mersinli hemşerilerimizin ve burada düşüncelerimi paylaşmama vesile olan Mersin Gazetesi yönetici ve çalışanlarının yeni yılını ve Narduğan Bayramlarını(eski Türklerde yeniyıl bayramlarını) kutlar, esenlikler dilerim.

serdarerkan

      Serdar Erkan


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —