Tarih: 22.04.2024 09:41

KURTULUŞ SAVAŞI ROMANLARI YAZARI ULUĞTÜRKAN: "Atatürk resmen Adanalıdır"

Facebook Twitter Linked-in

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ‘Kültüryolu Festivali’yle desteklediği Uluslararası Portakal
Çiçeği Karnavalı’nın en çarpıcı söyleşi etkinliklerinden biri Adana Müze Kompleksi’nde
gerçekleştirildi. Madalyasız, Kayıp Sancak ve Rüsumat adlı Kurtuluş Savaşı romanlarıyla uzun
süre ‘Çok Satanlar’ listesinde eserleri yer alan Mehmet Uluğtürkan’ın ‘Atatürk’ün Pilot Şehri
Adana’ söyleşisi büyük ilgi gördü.

Mustafa Kemal’in henüz 1919’da Samsun’a çıkmadan 6 ay önce kurtuluşla ilgili tüm planlarını
Adana’da yaptığını, Adanalılardan aldığı destek ve moralle İstanbul’u kuşatan işgal gemilerine
karşı ‘Geldikleri gibi giderler’ sözünü sarf ettiğini belirten Uluğtürkan, “Atatürk, kendisi de
‘Bende bu vekayiin ilk hiss-i teşebbüsü bu güzel Adana’da vuku bulmuştur’ diyerek teyit
ediyor. Murad Oteli ve Şakirpaşa Konağı’nda Adanalılarla defalarca yaptığı gizli toplantılarda
vatanın nasıl kurtarılacağıyla ilgili değerlendirmelerde bulumuş, önlemler aldırmış, taktikler
vermiştir” dedi.

POZANTI, CUMHURİYETE GİDEN YOLUN BAŞLANGICIDIR
Atatürk’ün sadece kurtuluşta değil, kuruluşta da Adana’dan esinlendiğini belirten
Uluğtürkan, “İşgal altındaki Adana’nın moral kazanmasını sağlamak ve direnişe destek
vermek için 5 Ağustos 1920 tarihinde Pozantı’ya geldi. İnkılap tarihimizde Pozantı
Kongresi’nin Erzurum ve Sivas kongreleri kadar önemli değeri vardır. Mustafa Kemal, Sivas
Kongresi’nde sivildir ama Pozantı’da Büyük Millet Meclisi Başkanıdır. Pozantı Kongresi’nde
bölge insanına moral vermek, ‘Adana’nın işgalini kabul etmiyoruz’ demek için vilayet merkezi
geçici süre ile Pozantı’ya alınmıştır. Bu kongrede Mustafa Kemal vilayetin vali ve belediye
başkanı ve diğer yöneticilerini kendisi belirlemek yerine seçimi, demokrasiyi işaret etmiştir.
Pozantı, seçimin, sandığın, demokrasinin Cumhuriyete giden yolu olmuştur” diye konuştu.

44 KUVVACI, BİN KİŞİLİK FRANSIZ TABURUNU ESİR ALDI
Ankara Hükümeti’nin uluslararası arenada tanınmasına ilk katkıyı sağlayanların Adanalı
Kuvvacılar olduğunu belirten Gazeteci Yazar Mehmet Uluğtürkan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Fransızlar, stratejik geçiş noktası Torosları da işgal etti. Ancak, hepi topu 44 Kuvvacı
dünyada eşi görülmemiş bir kahramanlıkla içerisinde 100’ü aşkın subay bulunan bin kişilik
Fransız taburunu Karboğazı’nda esir aldı. Hükümet, bu esirlerin takasıyla Fransızlarla ilk
uluslararası mutabakatlarından birini yani ‘Ankara Anlaşması’nı yapabilme imkanına sahip
oldu.”

ATATÜRK, 13 OCAK 1925’TEN BERİ RESMEN ADANALI
Adanalı’nın işgalde hem Fransızlardan hem de onlardan cesaret alan Ermenilerden zulüm
gördüğünü, şehirde yaşayanlara dehşetin yaşatıldığını anlatan Gazeteci Yazar Mehmet
Uluğtürkan, “1920’de Adana’da Müslümanlara yönelik katliamlar yaşatıldı. Aynı yılın 10
Temmuz’unda Müslümanlar zulme dayanamayarak çoluk çocuk ovayı terkedip Toroslara
sığındı. Kafileler halinde göçmek zorunda kalan insanların üzerine Fransız uçaklarından demir
çiviler atıldı. ‘Kaç kaç’ adı verilen süreci Adanalılar hiç unutmadı. İşte bu zulümden kurtuluşu
sağlayan Mustafa Kemal, Adanalılar nezdinde çok sevildi. 1925 yılında Mustafa Kemal bu kez
Cumhurbaşkanı olarak Adana’yı ziyaret etti. Bu ziyarette Adanalılar, Mustafa Kemal’e
sevgilerini gösterebilmek için uzun süre bir armağan aradı. Bu süreçte Adana Belediye Meclisi
üyeleri bir öneri sundu. Mustafa Kemal, Adana Belediye Meclisi tarafından resmen Adanalı
ilan edildi ve fahri hemşehrilik beratı sunuldu. Bu beratta yazan cümlelerin Adana’nın her
girişine yazılmasını çok isterim. Umarım Başkanımız bu dileğimi gerçekleştirir. Çünkü, beratta
yazanlar o kadar anlamlı ki Adanalı’nın Atatürk sevgisi ancak bu kadar güzel anlatılabilir”
dedi.

KENDİ PARASIYLA ÇİFTLİKLER ALDI
Atatürk’ün Cumhuriyetin ilanından hemen sonra da Adana ve Adanalılara ilgisini artırdığını
belirten Uluğtürkan, “Mustafa Kemal, güçlü bir ülke istiyordu. Bunun için ekonomi güçlü
olmalıydı. O yıllarda dünyayla rekabetin anahtarı tarım ve tarıma dayalı sanayiydi.
Cumhuriyetin ekonomi hamlesinde kafasında belirlediği pilot şehir Adana’ydı. O yüzden
kendi parasıyla ve borçlanarak Adana’dan 3 çiftlik aldı. Bu çiftliklerde modern tarım
tekniklerinin kullanılmasını sağladı. Yurtdışından narenciye fidanları getirtti. Pamuk, buğday
tohumları, büyükbaş ve küçükbaş hayvan ırklarından çeşitler getirtti. Çiftliklerini bölge
halkına açtı, üreticiye örnek oldu. 1937 yılında yani vefatından bir yıl önce bu çiftlikleri ‘Amaç
hasıl oldu’ diyerek kendi parasıyla aldığı çiftlikleri hazineye armağan etti. Eğer bugün portakal
çiçeği kokusunu özgürce soluyor ve adına karnaval yapıyorsak bunu biraz da Atatürk’e
borçluyuz. İtalya’dan getirtilen portakal, limon fidanlarının bölgede yaygınlaşmasıyla bu
alanda katma değeri yüksek tarım ürünü üretebildik. Cumhuriyet, ilk fabrikalarını içerisinde
İskenderun Demir Çelik Fabrikası da dahil Ruslara yaptırdı. Parayla değil, portakal limonla
ödeyebildik” dedi.

Duygu dolu anların yaşandığı söyleşi sonrası Gazeteci Yazar Mehmet Uluğtürkan, Adana’nın
Fransız işgalinde kaldığı 3 yılı ve kurtuluşu anlatan romanı Kayıp Sancak’ı imzaladı. Okurlar,
Uluğtürkan’ın romanlarına yoğun ilgi gösterdi.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —